COVID-19 pandemi sürecinin başlangıcından bu yana 2 yıl geçti ve bu 2 yıllık sürecin sonunda sadece BT ve diğer birçok sektörde çalışanlar iş yerleri ile olan ilişkilerini daha yoğun bir şekilde gözden geçirme eğilimindeler. Pandeminin ilk yılında BT sektörü yeni normlardan en önemlisi olarak kabul edilen uzaktan çalışmaya en hızlı adapte olan sektörlerden birisi oldu. Bu hızlı adaptasyon sayesinde BT alanında çalışan firmalar çevrimiçi hizmetlere artan talebin kesintiye uğramadan karşılanmasında ve günün koşullarının dayattığı yeni çevrimiçi servisleri üretmede çok iyi bir performans sergilediler. Ancak, bu süreç uzadıkça BT şirketleri uzaktan çalışmanın ve artan çevrimiçi ihtiyaçların neden olduğu yıkıcı sorunlar ile yüzleşmek zorunda kalıyorlar. BT sektörü açısından bu sorunlardan en yıkıcısı olma potansiyeli taşıyan ve 2022 yılında da artarak devam etmesi ön görülen sorun artan istifalardır.

Pandemic-Work From Home

Amerika Birleşik Devletleri İşgücü İstatistikleri Ofisinin verilerine göre 2021’in ikinci yarısında işten ayrılanların sayısı ABD’de 20 milyona ulaştı ve sadece 2021 yılının Ekim ayında 4.9 milyon çalışan işinden ayrıldı. Harvard Business Review’ın farklı sektörlerden 4000 şirketi ve 9 milyon çalışan kaydını değerlendirdiği çalışmanın sonuçlarına göre ise işinden ayrılanların büyük bir kısmını pandemi döneminde en büyük baskıya maruz kalan sağlık ve teknoloji sektörlerinin çalışanları oluşturuyor. COVID-19 ile yürütülen amansız mücadelede en ön saflarda yer alan sağlık sektörü çalışanlarının 2 yıllık yorucu ve yıpratıcı sürecin sonunda işlerinden ayrılmak istemeleri bir sürpriz olmayabilir. Ancak , BT sektöründe, özellikle de yazılım geliştirme alanında, çalışan beyaz yakalı bilgi emekçisi personelin işlerinden ayrılmalarının nedenlerini ve yeni işverenlerinden beklentilerini BT şirketlerinin çok iyi analiz edebilmeleri gerekir.

Haystack tarafından 2021 yılı içinde yapılan bir ankete göre yazılım geliştirme profesyonellerinin %81’i burnout olarak ifade edilen tükenmişlik sendromundan muzdarip olduklarını ve pandemi sürecinde tükenmişlik hissinin daha da kötü bir hal aldığını ortaya koyuyor. Aynı araştırmanın sonuçlarında, tükenmişlik sendromu yaşadığını belirtenlerin sayısındaki yükselişin artan iş yükü ile ilişkili olduğuna da yer veriliyor. Pandemi ile birlikte farklı sektörlerde yer alan şirketlerin dijital dönüşüm eforlarını hızlandırmaları, bulut tabanlı sistemlere ve çevrimiçi hizmetlere olan ihtiyaçlarının ve bağımlılıklarının artması gibi temel faktörler BT şirketlerinin bu süreçte artan iş yükü ile karşı karşıya kalmalarına neden oldu. BT şirketleri, uzaktan çalışma kültürünün de göreceli yeni bir alan olması nedeni ile, özellikle ekip organizasyonu, ekip içi ve ekipler arası iletişim, paydaşların etkin bir şekilde yönetilmesi gibi çözümü meşakkatli olan birtakım sorunlar ile boğuşmak zorunda kaldılar. Müşteri isteklerinin itici güç olduğu bu ortamda BT şirketleri dışarıdan göründüğü şekli ile bu koşullara rağmen performanslarını arttırarak ihtiyaçlara oldukça başarılı bir şekilde cevap verebildiler. Ancak, yeni yeni ortaya çıkan araştırmalar bize madalyonun diğer yüzü hakkında da önemli bilgiler sunuyor. BT şirketlerinde çalışan profesyoneller 2 yılın sonunda sağlık sektörü çalışanlarında görünene benzer bir sendrom ile karşı karşıyalar. Bu durum, BT profesyonellerinin artan iş yükü ve tükenmişlik sendromundan kurtulmak için yeni iş arayışlarını 2022 yılında arttırarak devam ettireceklerini göstermektedir. BT alanında faaliyet gösteren şirketler zaman kaybetmeden, uzaktan çalışma ile daha da zor bir hal alan, etkin iş planlaması ve iletişim gibi sorunları çözmek için hızlı adımlar atmalıdır.

Pandemic-Burnout

İşten ayrılma dalgasının diğer bir nedeni olarak çalışanların iş hayatı – özel hayat arasındaki dengenin sağlanması ile ilgili artan talepleri ve değişen yaklaşımları gösterilmektedir. Bu durum, BT hizmetlerine olan ihtiyaç ve talebin artmasından kaynaklanan iş yükü artışının bir yan etkisi olarak da değerlendirilebilir. BT ihtiyaçları artan sektörler, sayısal olarak önemli bir hacim oluşturan küçük işletmeler ve bireysel girişimciler bazı BT hizmetlerini ve yazılım geliştirme ihtiyaçlarını artan oranda bir şirket çatısı altında çalışmayan bağımsız (freelance) BT profesyonellerinden tedarik etme çabasındalar. Bu eğilim, BT alanında faaliyet gösteren şirketlerin doğrudan müdahil olamadığı ve önemli iş fırsatları barındıran, kavram olarak yeni olmayan ancak hacmi gün geçtikçe artan bir alanın yükselişini de hızlandırmıştır. Artan iş yükü ve tetiklediği tükenmişlik sendromundan yorulan BT profesyonelleri bu alana yönelerek, iş hayatı – özel hayat dengesini kendi inisiyatiflerinde yönetebilecekleri freelance çalışma modeline yönelmektedir. Ek olarak, freelance BT hizmetleri aracısız sunulan bireysel hizmetler olduğu için maddi getiri anlamında da cazip fırsatlar sunmaktadır. Türkiye’de yerleşik BT profesyonelleri özelinde yurt dışı kaynaklı freelance yazılım geliştirme ve hizmet talepleri döviz getirisi sağlamaları açısından oldukça rağbet görmektedir.

BT şirketlerinin iş hacmi gün geçtikçe artan freelance pazarı ile doğrudan ve top yekûn rekabet etmeleri çok mümkün görünmüyor. Bununla birlikte, BT şirketlerinin çalışanlarının iş hayatı-özel hayat dengesini gözetecek çalışma koşullarını oluşturma noktasında daha hassas davranmaları, esnek ve çalışanların kendi inisiyatiflerine göre belirleyebilecekleri yaratıcı ve etkin yeni çalışma düzenlerinin, gerekirse bu alanda çalışan profesyonellerden yardım da alarak, , teşvik edilmesi gibi alanlarda aksiyona geçmeleri kaçınılmaz hale gelmiştir.

Pandemic-Freelance

BT hizmetlerinde olan talebin artması ve bu artışın devam edecek olması, 2021 ortası ve 2022 başı itibariyle iş gücü piyasasında BT şirketlerinin kendi aralarında ve freelance pazarı ile amansız bir rekabete girmelerini de tetikledi. Ortaya çıkan yeni rekabet koşulları ve BT profesyonellerinin eğilimlerindeki değişiklikler, BT şirketlerinin sundukları maaşlar/kazançlar ile çalışanların beklentileri arasında ciddi farklılıklar oluşmasına neden oldu. Türkiye özelinde bu değişime bir de döviz kurlarındaki anormal artışlar eklendiğinde BT profesyonelleri hızlı bir şekilde freelance pazara ve yurt dışı BT şirketlerinin sağladıkları uzaktan çalışma ve döviz geliri imkanlarına yönelmeye başladılar. BT profesyonellerinin iş değiştirme motivasyonları ile ilgili ABD’de ve Türkiye’de yapılan anketler, birbiri ile uyumlu bir şekilde, BT alanında çalışanlardan iş değiştirmeyi düşüneneler (%23) içinde “Daha iyi maaş beklentisi” nedeni ile iş değiştirmek isteyenlerin oranının %50 civarında olduğunu ortaya koymaktadır. Türkiye BT iş gücü piyasasındaki rekabette bankacılık, telekomünikasyon ve e-ticaret sektörlerinde faaliyet gösteren ve asıl faaliyet alanları BT hizmetlerinin üretimi olmayan şirketlerin BT profesyonellerine önerdikleri maddi olanaklar nedeni ile BT profesyonelleri nezdinde oldukça revaçta olduklarını söyleyebiliriz. Bu durum, orta ve küçük ölçekli BT ürün ve hizmet şirketlerini iş gücü anlamında oldukça zorlamakla birlikte, bu şirketler için daha yüksek katma değerli ve mümkün ise ihracata yönelik hizmetler ve yazılımlara odaklanma, kullanılan teknik ve teknolojilerin iyileştirilmesi, müşteri ve ürün konsolidasyonun sağlanması noktalarında yeni fırsatlar da sunmaktadır. İş değiştirmeyi düşünen BT profesyonelleri için “Daha iyi maaş beklentisi” ilk sırada yer alırken, “Daha tutkulu olduğum bir iş yapmak istiyorum”, “Şu anda çalıştığım kurumdaki çalışma koşulları yetersiz”, “Uzaktan çalışmak istiyorum” ve “Kendi işimi yapmak istiyorum” diğer dört iş değiştirme motivasyonu arasında yer alıyor.

BT sektöründe 2022 yılında yaşanacağı ön görülen büyük istifa dalgası yukarıda analiz etmeye çalıştığımız neden ve etkilere ilave olarak, şimdilik, çok ön planda olmayan farklı zorlukları da gündeme getirecektir. Örneğin, BT alanında yetkin iş gücü arzı 2 yıldır devam eden koşullar nedeni ile oldukça kısıtlanmıştır. Eğitim öğretim kurumlarında eğitimin uzaktan devam etmesi, BT alanına yeni katılacak iş gücünün staj imkanlarının kısıtlı hale gelmesi gibi faktörler BT yetenek havuzunun hacmini azaltarak sığlaşmasına neden olmuştur. BT şirketleri, işten ayrılmaların artarak devam ettiği bu dönemde aynı zamanda birer eğitim kurumu gibi kendi yetenek havuzlarını geliştirme çabalarına önem vermek zorunda kalacaklardır. Bu durum, turn over (işten ayrılma) oranlarının artmaya devam edeceği ön görülen 2022 yılında BT şirketleri açısından çelişkiler ile dolu ve yönetilmesi özel dikkat ve çaba gerektiren bir meydan okumadır. İş gücü piyasasındaki rekabet nedeni ile BT profesyonelleri işten ayrılma eğilimindeyken, şirketlerin ürün ve hizmetlerinin sürekliliği sağlamak için ihtiyaç duydukları yetkin iş gücünü devlet regülasyonu veya ilgili eğitim ve meslek kuruluşlarının iş birliği ve desteği olmadan sağlayabilmeleri çok zor olacaktır. Bu nedenle, BT şirketleri BİSİAD gibi sektörel örgütlerin çatısı altında bu örgütlerin gücünü de kullanarak hem devlet regülasyon hem de eğitim ve meslek kuruluşları nezdinde daha etkin faaliyetler için iyi organize olmalıdırlar.

2022 yılının BT şirketleri açısından işten ayrılma oranlarının yükseleceği ve buna bağlı olarak doğrudan (maaş ödemeleri) ve dolaylı (yeni işe alımlar) iş gücü maliyetlerin ve iş gücü yetenek havuzunun çok dikkatli yönetilmesi gereken zorlu bir yıl olacağı öngörülmektedir. BT şirketleri, bu zorluklardan kaynaklanan tehditleri göz ardı etmeden organizasyonel olarak daha etkin olma, çalışma koşullarını iyileştirerek revize etme, daha yüksek katma değerleri ürünler ve hizmetler üretme gibi alanlara odaklanarak yeni fırsatları kollamalıdır.

Bu makale Ekometre’de yayınlananan makalenin uzun versiyonudur.


Bu yazıyı beğendiyseniz Twitter’da takipçilerinizle paylaşabilir veya beni Twitter’da takip edebilirsiniz.